Ana içeriğe atla

"Çağdaş Küresel Medeniyet" Semineri Gerçekleşti

                                             

                    


Felsefe denildiğinde Türkiye'de ilk akla gelen profesörlerden Şaban Teoman Duralı ile "Çağdaş Küresel Medeniyet" konulu söyleşi Nevmekan Sahil'de gerçekleşitirildi .Onlarca kişinin katılımıyla gerçekleşen programa ilgi büyüktü.Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen'in teşekkür konuşmasıyla başlayan program,Teoman Duralı'nın konuşması ve gençlerin soru cevaplarıyla interaktif bir şekilde gerçekleştirildi.Duralı, konuşmalarına kültürün tanımı ile başladı ve kültürün bir medeniyet olduğunu,kültür ve toplumun bir arada geliştiğini belirtti.Toplumun alanlarını üçe ayıran Duralı bunların;din,dil ve zanaat olduğundan bahsetti.Söyleşiden bazı notlar:

"Din Dışı Avrupa Medeniyeti."

Dünyada Yeni Çağ'a kadar toplumların temeli dindir,fakat Yeni Çağ'la beraber Avrupa'da ilk defa "din dışı Avrupa medeniyeti" kuruldu.Aslında Avrupa'nın temeli Hristiyanlıktır.Yeniçağ Hristiyanlık'ı üzerinden atarken,Eski Çağ Yunan medeniyetini fener olarak kullanmıştır.


"Kendi Kendine Çalışan Makineler İnsanları Buhrana Sevketmiştir."

Orta Çağ'a gelindiğinde Yunan medeniyetinden bağımsız olarak çok önemli bir şey icat edildi:"Teknoloji."X. ve XI.yy'larda İslam medeniyeti teknolojiyi buldu ama onu kullanacak ihtiyaç yoktu.İhtiyaç XVIII.yy'da İngiltere'de ortaya çıkan Sanayi Devrim ile belirdi.İlk defa kendi kendine çalışan makineler ve onlardan kurulu fabrikalar boy gösterdi.Bu makinelerin insanlara ihtiyaç duymadan kendi kendine işlemesi insanları büyük bir buhrana sevketmiştir. Çağdaş insan artık her şeyin arkasında, aklı görmeye başladı.




Yeni Çağ'la birlikte din kapı dışarı edilince,"felsefe" ikame edildi.Felsefe dinin görevi olan hayatı ikame etme merci olarak alındı, fakat felsefenin böyle bir iddiası yoktur.Felsefenin temel dinamosu akıldır,buna rasyonalizm(akılcılık) denir.Canlılar içinde akıl yalnızca insanda var,öyleyse en üstün varlık insandır.Bu akıl "hümanizma"dır.

"Modern Çağ."

1789'da Yeni Çağ din dışı Avrupa medeniyeti yeni bir şekil alır, "modern çağ".Çağdaşlığın en büyük getirisi,kutsallığın ortadan kalkmasıdır.Çağdaş medeniyetler her türlü manevi bağdan kopmuştur.Tesadüf çağdaş medeniyetlerin baş tacı ettiği bir şeydir.Tesadüfe inançta,hayat anlamını kaybeder.

12.12.18
ESMANUR TUNA




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

'Gülün Adı' Roman İncelemesi

                                                                                                                                                                        Umberto Eco tarafından 1980’de kaleme alınan Gülün Adı, XIV. yüzyılda İtalya’da bir manastırda geçiyor. Ortaçağ skolastik düşüncesini gözler önüne seren roman, göstergebilimden faydalanılarak yazılmış. Manastırda bulunan Hristiyanlık tarihinin en büyük kütüphanesine herkesin girememesi, girenlerin de istediği kitabı okuyamaması bilime ve fikirlere ambargo uygulandığını açık bir şekilde ...

'Cenneti Arayan Adam' Kitap Değerlendirmesi

Mahya Yayınları İngiltere’de entelektüeller arasında sayılan ve ülkemizde de tanınan Ziyaüddin Serdar’ın Cenneti Arayan Adam – Septik Bir Müslümanın Yolculuğu (4. Bs. Temmuz 2019) adlı kitabı yayınladı. Ziyaüddin Serdar 1951, Pakistan doğumlu. Çocukken İngiltere’ye göç eden yazar burada büyüdü. Londra City Üniversitesi’nde fizik ve iletişim bilimleri okudu. Kırktan fazla eser yayımlayan yazarın pek çok dergide yazıları yayımlandı. Radyo ve TV programları yapan yazar 2006 yılında BBC için İslam İçin Savaş isimli belgeseli hazırladı. Çıkardığı İnquiry dergisinin Türkiye dahil pek çok ülkede temsilcisi vardır. Cenneti Arayan Adam; on dört farklı başlık ve bir sonuç bölümünden oluşan bir kitap. Yazar her bölümde spesifik olarak bir konuyu, geçmiş ve bugünüyle etraflıca anlatmaya çalışmıştır. Gençlik yıllarından itibaren her türlü dini gruba girmiş çıkmış olan yazar, İslam dünyasının içinde bulunduğu sorunlara çözüm yolları bulmak amacıyla kimi zaman bireysel kimi zaman arkadaş grupları...

Dilruba Evleri Mazluma Yuva Oluyor

  “Ölüm Seni Bulana Dek İyiliğe Devam Et” sloganıyla insani yardım alanında hizmetler veren Hatice Dilruba, kurduğu Dilruba Evleri Yardımlaşma Derneği ile pek çok insana umut oluyor. Hizmetlerine Bursa’da kendi evinde yaşlı bakarak başlayan Hatice Dilruba kurduğu dernek ile kompleks bir yapı olan yaşlı bakım evi ve uyuşturucu madde bağımlıları için ekolojik bir köy olan “İnsanlık Köyü” nü kurmuş. Yalnızca yapılan bağış ve yardımlarla varlığını devam ettiren Dilruba Evleri Yardımlaşma Derneği, son olarak Suriyeli mültecilere barınma imkânı sağlayan Akçakale’de bir konuk evi inşa etmiş. Kimsesiz yaşlılara, uyuşturucu madde bağımlılarına, kadınlara, engellilere, yetimlere adeta bir yuva olan dernekte Hatice Hanım bu kurumlarda yaşayanların her biriyle tek tek ilgilenerek ihtiyaçlarını karşılıyor. Burada sosyolog ve psikologların önderliğinde terapi olan insanları tekrar hayata kazandırmayı hedefleyen Dilruba, İnsanlık Köyü’nde kadınlar için bir kooperatif kurarak el emekleriyle geçim...